Cerrahpaşa Tıp fakültesi’nde olan bu olaylar düşündürücü: Bunun adı şiddet mi?

  25.08.2015   3262 okunma   

---

YER: Cerrahpaşa Tıp Fakültesi (CTF) Kadın Hastalıkları ve Doğum (KHD) Anabilimdalı

Bildiğiniz gibi Tıp Fakülteleri profesörler doçentler diyarıdır. Günümüzde Tıp fakültelerinde hizmet ise asistan hekim ve uzmanlar etrafında döner.
Tabip odası ve ifade tutanaklarından edindiğimiz bilgiye göre hikayemiz şöyle gelişiyor; bahsi geçen tıp fakültesinin anabilim dalı öğretim üyesi, dışarıda takip ettiği ikiz gebeliği olan hastasının, karnındaki bebeklerden birinin öldüğünü tespit ediyor. Takip için tabi ki Tıp Fakültesi hastanesine gönderiyor.

Hasta 30.07.2015 tarihinde CTF KHD kliniğine nöbetçi ekipçe tekrar değerlendirilip yatırılıyor. 28 haftalık gebelik, ikizlerden biri anne karnında ölmüş. Hasta ve hasta yakınlarına ve dışarıdan refere eden hoca (!!) Fahri Ö.’ye düzenli bilgi veriliyor.

Doğumhane’de takip edilen hastanın başında 1 uzman,3 asistan hekim bir ebe mevcut. Doğumhane kapısı yumruklanıyor. Doğumhane kapısını açan ekip hastanın eşi tarafından ” Benim bebeğim öldü.. burayı yakar yıkarım. hepinizi de öldürürüm.. buradan çıkışınız yok diyor.” Nöbetin şefi olan uzman meslektaşımız; hastane güvenliği ve polisine haber verilmesini istiyor.

Bunu duyan hastanın eşi Abdulkadir D. kliniğin nöbetçi şefinin, boğazına sarılıyor. Nefessiz kalmasına neden oluyor. Hastanın babası, Orhan S. , meslektaşımızın sırtına yapışıp kollarından tutuyor. Abdulkadir D.; nöbetçi uzmanı yumruklamaya başlıyor, bu sırada dudağı patlıyor. Çıkan arbadede doğumhanenin ebesi ve yardımcı sağlık personelide darp ediliyor. Hastane güvenliği ve polisin gelmesi ile ekibin canı zor kurtuluyor.

Cerrahpaşa Kadın doğum kliniği’nde acil ameliyata alınmayı bekleyen o sırada 4 hasta var. Kliniğin sorumlu uzmanı Cerrahpaşa Acil bölümünde tedavi altına alındığı ve istirahat raporu düzenlendiği için ve polis tahkikatları nedeniyle acil operasyonlar duruyor.

Beyaz Kod veriliyor.

Buradan sonrası ifadeler, gözaltılar olarak devam ediyor;
Meslektaşlarımızı ölüm ile tehdit eden, doğumhanenin kapısını ve girişini talan edip kamu malına zarar veren bu arkadaşlar göz altı sürelerinin bitmesinin ardından serbest bırakılıyor.

Şimdi işin trajik noktasına geliyoruz:

Profesör Doktor SIFATI taşıyan Fahri Ö. kendi kliniğinin uzmanı asistanları, ebesi ve personelini ölümle tehdit eden, darp eden, gece klinikte acil müdahaleyi geciktirecek durum oluşturan bu hastayı yarı zamanlı olarak anlaştığı hastanelere sevk etmiyor inat ile klinikte kalmasında ısrar ediyor!

Hastasını her ziyaret ettiğinde; diğer  hekimleri odasına çağırıp hastanın karşısına dikiyor!!

Sorular:

1) Ölüm tehditi savuran bu adam hala Cerrahpaşa Tıp Fakültesi kadın doğum kliniğine nasıl bu kadar rahat girip çıkıyor. Buna neden göz yumuluyor?

2) Gözaltı süresi veren savcılık, beyaz kod verildiği halde, gözaltıyı neden uzatmıyor?

3) Bu hasta yakınları ellerini kollarını sallaya sallaya girip hekim arkadaşlarımıza tekrar saldırıda bulunsa ve öldürse bunun sorumluluğunu kim alacak?

BUNUN ADI ŞİDDET DEĞİL!!

BUNUN ADI YOZLAŞMIŞ SAĞLIK VE HUKUK SİSTEMİNDE ŞİDDETE GÖZ YUMMAKTIR!!

Meslektaşlarımıza Geçmiş olsun diliyoruz!! Yargıya taşınan bu olayın takipçisi olacağımızı bildiriyoruz!!

kaynak: doktarlarsitesi.net

---